Düzce'nin yerleşik ve gelişen kent örüntüsü göz önüne alındığında, kent merkezi ile doğuda gelişen kent alanı arasında odak noktası olacak kampüs arazisinin, kent örüntüsü içinde bağlayıcı bir görev üstleneceği öngörülebilir. Bu sorumlulukla kurgulanan omurga, doğu-batı yönünde ana yaya aksını oluşturmaktadır.

Tüm yerleşkeyi ve binaları biçimlendiren temel kurgu, iklim koşulları da dikkate alarak kampüs içi dolaşım sirkülasyonu ile, binaların iç sirkülasyonlarını çakıştırarak, çeşitli çarpışmalar, karşılaşmalar birliktelikler ortaya çıkarmaktadır. Bu sayede tüm yerleşkeyi besleyen bir yaya aksı ve ona noktasal olarak takılan bina için sirkülasyonlar yerine, oldukça geniş kesitli üst üste binmeler, kesişim noktalarında çok zengin ve yeni bir deneyimi kullanıcılarına sunacaktır. Bu ara kesit mekanlarında kişi, bina içinde mi yoksa kampüs içinde mi olduğunu kendine soracaktır. Aynı zamanda binaların iç yaşantıları omurgayı zenginleştiren birinci etmen olacaktır.

Yerleşke, kenti kuzey batı yönünde geniş bir meydanla karşılar. Kültür yapıları, spor yapıları ve alanları, yönetim binası ile çevrelenen bu meydan, kentsel omurganın başlangıcı olarak, ana girişi karşılamaktadır. Kent sakinlerince yerleşkenin kolay ulaşılabilir bölgesinde planlanan bu yapılar, eğitim ve yurt birimlerinin mahremiyetine en az müdahale eder.